BU GİDİŞ NEREYE..?
İnsanoğlu bu evren içinde hayatını idame etmektedir. Onun her günü aynı olmadığı gibi her anı da farklı olabiliyor. Gördüğü olumlu bir durum karşısında sevindiği gibi olumsuz durumda da üzülebiliyor. Bu onun fıtratında var. İnsanlıktan çıkanlar vahşet, anarşi ve kaostan beslenir mutlu olur.
Yine gündemimizde Gazze var. Maalesef sosyal medya ve haberlerde yaşanan vahşetin izleyeni oluyoruz. Önümüze çıkan videoları izlerken eminim birçoğumuz çok duygusal bir hale giriveriyor. Suskunluğumuz devam ettikçe bu tarz olaylar devam edecektir. Bu yazıyı lütfen herkes kendini merkeze alarak okumalıdır. İslam ülkelerinin liderleri ve bizler ne yapıyoruz. Koca bir hiç. Herkes Gazzeyi konuşalım der ama kimse Gazzede yaşananları yaşamak istemez. Aslında akılları şuraya çevirmek istiyorum. Acı bir tablo var karşımızda. O tabloda yaşananların hepsi gerçektir bir film sahnesi değil. Dindaşlarımız gözlerimizin önünde soykırıma maruz kalmış. Bu savaşa karşı duruşumuz, o savaşın seyrini değiştirebilir. Bir slogan, bir sohbet bir sesleniş bizleri ayağa kaldırmalıdır. Üzülerek belirtmeliyim ki hiç kalkmaya niyetimiz yok gibi. Ayetin ifadesiyle “bu gidiş nereye...” (Tekvir 26) gidişat iyi değil. Bir an önce kendimize gelmeliyiz. Maneviyatımız yerlerde.
* Bu savaş bizden sadece canları almadı.
- Zulme karşı tepki koymayı
- Hakkı konuşmayı
- Zulmü haykırıp topyekün o zulmü bertaraf etmek için ayağa kalkmayı
- Dindaşlarımızın acısını hissetme duygusunu ve daha birçoğunu bizden aldı.
Hz peygamber “Mü’minler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.” düsturunu içimizde yaşatamadık. Ne yazık ki kendi dünyamızın kapı ve pencerelerini kapatmışız. Dışarıda neler olup bitiyor sosyal ağlardan takip edip izliyoruz. Keşke islam ülkeleri omuz omuza verip siyonistlere karşı durabilse. Gerçi islam ülkeleri diyoruz ama işgal edilmeyen hiçbir yer kalmamış. Aklımızı kullanıp rabbim benden nasıl bir davranış bekliyor demediğimiz sürece bu yangın giderek büyüyecek. Belki biraz ağır olacak ama gerçekleri hayal edince yani empati kurunca insan daha iyi anlıyor. Birimizin kucağında ciğerparesinin parçaları var. Helva bize tatlı geliyorsa bil ki hala komşuda pişiyor. İnşallah bizde pişmeden evvel bu yangın söner din kardeşlerimiz rahat bir nefes alır. Boykota daha çok sarılalım. Asla elden bırakmayalım. Allah her birimizi ortaya koyduğumuz tavır üzere sorgulayacaktır. Amellerimiz bizimle kabirde haşirde arkadaşlık edecektir. Bir zülüm karşısında tavrımızı, safımızı belli etmeliyiz. Atılacak bir adımı hep başkasından beklemeyelim.
Allah’ım başımıza aklı selim kalbimize imanı kamil ihsan eyle. Bu zülüm karşısında dimdik durup yek vucûd olmayı bizlere nasip eyle.