Yeni Zelanda'daki İki Camiye Yönelik Terör Saldırısı

TAKİP ET

Bitlis'in Ahlat ilçesinde bir araya gelen bazı sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar, Yeni Zelanda'da ki terör saldırısında hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kıldı.

İlçenin Yukarı Çarşı 15 Temmuz Şehitler Meydanı'nda bir araya gelen Ahlat Gençlik Merkezi üyeleri, İnsani Yardım Vakfı (İHH) Ahlat Şubesi, Eğitim Bir-Sen Ahlat Şubesi, Diyanet Sen Ahlat Şubesi ve Memur Sen Ahlat Şubesi ve Ahlatlı vatandaşlar,  Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde cuma namazı sırasında 2 camiye yönelik saldırılardaki terör kurbanları için gıyabi cenaze namazı kıldı.  

Kur'an Tilavetinin okunmasıyla başlayan program Ahlat İHH Temsilcisi Emrullah Erkan'ın yapmış olduğu basın açıklamasıyla devam etti.

Erkan, Yeni Zelanda’da iki camide Cuma namazı esnasında Müslümanların üzerine ateş edildiğini ve 49 kişinin bu saldırılarda şehit olduğunu belirterek, yaşamını yitirenlere Cenabı Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır, yaralılara da acil şifalar diledi.

Bu saldırıda tetiği çekenleri de, bu saldırının planlamasında yer alanları da, bu saldırı planı üzerinden bir hesap içerisinde olan tüm çevreleri de en ağır şekilde kınadıklarını ifade eden Erkan, "Müslüman ya da gayrimüslim, cami de ya da bir başka mekânda, masum insanlara yönelik hiçbir saldırı kabul edilemez; insana kasteden hiçbir saldırı karşısında sessiz kalınamaz. Cuma günü Yeni Zelanda’da meydana gelen cami katliamını bir iki kişinin sapkınlığı olarak görmek, olayı bireysel bir suç olarak ele almak, dünyada yükselen ırkçılığı ve farklılıklara olan düşmanlığı okuyamamaktır. Saldırının hemen ardından açıklama yapan Avustralyalı Senatör FraserAnning’in, olaydan artan Müslüman nüfusu ve mültecileri sorumlu tutması da en az bu saldırı kadar vahşicedir. Saldırıyı hem Avustralya'da hem de Yeni Zelanda'da toplum içerisinde artan Müslüman nüfusa karşı büyüyen korkunun bir göstergesi olarak ifade eden Senatör Anning, Hitler’i aratmayacak kabiliyette ve donanımdadır. Senatör Anning’in, “Yeni Zelanda sokaklarında kan dökülmesinin asıl nedeni, göçmen programıdır ki her şeyden önce fanatik Müslümanların Yeni Zelanda’ya göç etmesine olanak sağladı.” cümlesi saldırganın hangi zihniyetten beslendiğini de göstermektedir. Biz şuna inanıyoruz ki bu saldırılar bizzat Batılı kirli merkezler tarafından üretilen İslamofobi’nin neticesidir. Yine şu bir gerçek ki bu saldırıdan sonra yapılan açıklamalar ve ortaya konulan tepkiler Batılı kirli merkezlerin Müslümanları bir takım istatistiklerden ibaret gördüğüdür. Yeryüzünde tek bir Müslüman’ın bir ırkçı saldırıyla saçının teline zarar gelmesine kayıtsız kalamayız. Kaldı ki biz inancımız gereği Müslüman olsun ya da olmasın tek bir masumun saçının teline zarar gelmesine izin veremeyiz. Bizim bu saldırılardan ötürü bütün Yeni Zelanda halkını sorumlu tutmamız ve onlara karşı nefret beslememiz söz konusu olamaz. Ancak bu saldırılardan Müslümanlara karşı nefret diliyle konuşan tüm siyasetçiler ve popüler ırkçı söylemin oluşmasına katkıda bulunan tüm merkezler sorumludur" dedi.

Yapılan basın açıklamasından sonra şehit edilen Müslümanlar için gıyabi cenaze namazı kılınarak, dua okundu. Ardından toplanan kalabalık dağıldı.