AKEV'DEN BİRLİK VE DAYANIŞMA TOPLANTISI

AKEV organizasyonuyla bir araya gelen Ahlatlı bazı iş adamları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve farklı görüşlere sahip aile mensupları yaklaşan seçim öncesi istişarelerde bulunarak, birlik ve beraberlik mesajı verdi.

Ahlat’ta seçim öncesi bazı iş adamları ve farklı görüşlerden ileri gelen aile büyüklerinin bir araya geldiği ‘Birlik ve Beraberlik’ toplantısı düzenlendi.

Ahlat Kültür ve Eğitim Vakfı (AKEV) tarafından Öğretmen Evi’nde bir araya gelen bazı iş adamları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve farklı görüşlere sahip aile mensupları yaklaşan seçim öncesi istişarede bulundu.

Cumhur İttifakı Ahlat Belediye Başkan Adayı Yavuz Gülmez’de toplantıya katılanların talep ve önerilerini dinledi.

Burada ilk olarak konuşan AKEV Başkanı ve iş insanı Sadık Şerefoğlu, öncelikle Ahlatlı hemşerileriyle bir arada olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirerek, bu güzel birlik ve beraberlik ortamı için daha sık bir araya geleceklerini söyledi.

Şerefoğlu, siyaset üstü bir Ahlat politikası uygulayarak, hep beraber Ahlat’ı ileri seviyeye taşımanın gayesi içerisinde olduklarını vurgulayarak, yaklaşık on yıldan beri Ahlat’ta çok ciddi adımların atıldığını, bu yatırımların ve ilginin artarak devam etmesi için de iktidardan faydalanmak gerektiğini söyledi.

Şerefoğlu konuşmasına şöyle devam etti, “22 yaşına kadar burada doğdum, burada büyüdüm. 36 yıldır da Ankara'da yaşıyorum. Ama hiç Ahlat’tan hiç kopmadım ve terk etmedim. Evim, düzenim, bahçem, her şeyim var. Yani buradaki bir Ahlatlı gibi yaşamaya devam ediyorum. Hiçbir zaman sorumluluktan kaçmadım. Her dönemde bu tür hareketlerin içinde oldum. Yani siyasi iradenin belirleneceği zamanlarda da geldim. Ahlatlı olarak üzerime düşen herhangi bir görev varsa hiçbir beklenti olmadan Ahlatlılarla yan yana olup, memleketimizi daha ileri bir seviyeye taşımak için hep burada olduk. Bugün de siyasi olarak değil, siyaset üstüyüz. Hepimizin farklı siyasi görüşleri ve sosyal yaşantıları olabilir. Ama sonuçta hepimiz Ahlatlıyız. Düğünümüz, cenazemiz ve geleneklerimiz üç aşağı bir yukarı aynıdır. Dünya görüşlerimiz biraz farklı olsa bile yaşam şekillerimiz birbirine çok benziyor. Bu da doğal olan bir süreçtir. Şimdi tabii memleketin kaderini belirleyen de siyasettir. Dolayısıyla siyaset gündemi oluştuğu zaman da farklı düşünenlerinde görüşlerini alarak en doğru süreci belirlemek vatandaşların görevidir. Hepimiz Ahlatlı bir vatandaş olarak buradayız. Bu tür toplantıları geçmiş dönemde de yaptık. Yani bir önceki dönemde de aynı şekilde toplandık. Bugünde bir değerlendirme yapalım. Ahlat’ın ortak aklı ortaya çıksın istedik. Doğru isim kimse, Ahlatlılar için fayda sağlayacağımız doğru neyse biz o yolu seçelim. Bugün de tabi hepinizden görüş almak istiyoruz. Yani tek taraflı davranış olmasın.” Dedi.

 “DEVLETİMİZ YÜZÜNÜ AHLAT’A DÖNMÜŞ”

Şerefoğlu, “Kendi düşüncelerimi bir Ahlatlı olarak paylaşmak istiyorum. Devletimiz yüzünü Ahlat’a dönmüş. Bu yeni bir şey değil. Yaklaşık on yıldan beri çok ciddi adımlar atıldı. Bunun işte külliyesidir, millet bahçesidir, diğer sosyal tesisleridir. Şimdi bugün bir aday belirleme süreci yaşandı ve seçme sürecine girdik. Şimdi aklın yolu bir. Siyasi iktidar var ortada. Eğer Ahlat’a bu yatırımların ve bu ilginin artarak devam etmesini istiyorsak, siyasi görüşüm farklı olabilir ama iktidardan faydalanmak gerekiyor. Çünkü yüzlerini bize dönmüşler.  Ahlat’a fayda sağlıyorlar. İktidardan kopmadan farklı görüşlerimiz olabilir. Onu da saygıyla karşılarız. İktidarı da buraya çekecek şekilde yatırımların artmasıdır.” Dedi.

“AKEV’İN DÜZENLEDİĞİ KÜLTÜR HAFTASI KUTLAMALARI BÜYÜYE BÜYÜYE BUGÜNE GELDİ”

Geçmişte AKEV'in yürütmüş olduğu kültür haftası kutlamaları büyüye büyüye bugünlere geldiği ve bunu paylaşmaktan da gurur duyduğunu ifade eden Şerefoğlu, “Bu durum 7-8 yıl önceki bir mevzu. Önce Cumhurbaşkanı'na yöneldim. Sonra olmadı Devlet Bahçeli'ye gittim. Ahlat'a sahip çıkın, Ahlat önemlidir. Ahlat gerçekten Anadolu'nun kapısıdır, bizim temelimizdir. Konuştuğumuzda Devlet Bahçeli, ‘Ahlat benim başımın üstündedir. Ben Ahlat'tan vazgeçmem’ gibi benze çok övgü dolu cümleler kurdu ve ondan sonra da bu süreç biraz daha hızlandı. Bugün Ahlat’ı gururla söylüyoruz. Birçok noktada gidip ben Ahlatlıyım dediğimde bize başka bir saygıyla davranıyorlar. Biz de buradan gururlanıyoruz. Yani Ahlat'ın bugün çok güzel bir ismi var dışarıda. Bu ismi büyütmek, bize bir mirastır aslında. Atalarımızdan kalmış bir mirastır. Biz bu mirası bankerce harcamadan ileriye doğru nasıl taşırız? Ahlatlılar olarak bunun planlarını yapmalıyız.” Dedi.

“SİYASİ İRADEYİ BELİRLERKEN DEVLETİN DE YANIMIZDA OLMA KOŞULUYLA ORTAK AKILLA HAREKET EDELİM”

Şerefoğlu, siyasi iradeyi belirlerken devletinde yanlarında olması koşuluyla ortak akılla hareket etmek gerektiğini belirterek, “Bugün bir siyasi iradenin belirlediği Ak Parti'nin adayı Yavuz Bey evet, önümüzde. Sonuçta Ahlat ve ben duruma böyle bakıyorum. Kim olursa olsun Ahlatlı hiçbir ayrım yapmadım. Ne etnik açıdan, ne siyasi açıdan, ne de ekonomik boyutuyla hiç kimseyi ayırt etmeden, hep Ahlatlılarla yan yana olmak için elimden gelen çabayı sarf ettim. Bugün aslında burada olma nedenim de bu. AK Parti iktidar olmasa da örnek veriyorum CHP iktidar olsa ben şunu derim, CHP'nin adayını destekleyelim. Neden? Çünkü iktidar odur. Ahlat'a böyle bir bakış açıları varsa Ahlatlılar olarak biz bu kaynağı kullanmalıyız. Ahlat gerçekten potansiyeli olan bir yer. Biz Ahlatlılar olarak biraz üzerimize düşeni yaparsak, devlet de burada üzerine düşeni yapacaktır. Dolayısıyla bize düşen siyasette ters düşmeden bu oluşumu nasıl güçlendiririz? Buna yönelik fikir alışverişi yapalım. Sonuçları ortak karar ne çıkarsa, yine saygıyla ama birliğimizi bozmadan ortak karara hepimiz sahip çıkarak ilerletelim. Ahlat’ımız, bölgemiz ve gençlerimiz kalkınsın.” Dedi.

 “SİYASET ÜSTÜ BİR AHLAT POLİTİKASI UYGULAYARAK, AHLAT’I DAHA İLERİ BİR SEVİYEYE TAŞIMALIYIZ”

 Siyaset üstü bir Ahlat politikası uygulayarak, Ahlat’ı ileri seviyeye taşımanın gayesi içerisinde olduklarını vurgulayan Şerefoğlu, “Ben yanımda birçok Ahlatı’yı çalıştırıyorum ama istemiyorum. Diyorum ki Ahlatlılar Ahlat’ta kalsın. Ciddi söylüyorum oraya gelmelerinden rahatsız oluyorum. Ahlat boşalmasın. Gençler burada iş istiyor. Bunun için de biraz altyapı ve siyasi destek gerekiyor. Bana soruyorlar, niye Ahlat'a yatırım yapmıyorsun? Çünkü altyapıya baktığımda gerçekten işletmeyi burada ayakta tutacak bir alt yapıyı bulamıyorum. Dolayısıyla devlet bu altyapıları, örnek veriyorum bunun adı nedir? Çok ciddi bir organize bölgesidir. Organize bölgesinin de altyapısı elektrik, kanalizasyon ve buna benzer ulaşım gibi altyapı sorunları çözülürse tabi ki yatırım için de cazip hale gelir. Ama bugünkü koşullarda bu biraz mümkün görülmüyor çünkü ekonomik olmuyor. Şimdi bunları güçlendirmek için tekrar söylüyorum. Şahsi olarak hiçbir beklentim yok. Ama üzerime düşen bir şey varsa bu maddi de olabilir fiziki de olabilir. Üzerime düşen bir şey varsa her zaman yapmaya hazırım. Bunları birlikte konuşalım istedik. Sonuçta Ahlatlıyız. Hepimiz birbirimizi iyi biliyoruz. Atamızı, dedemizi çok iyi biliyoruz. Sağlıklı bir sonuca ulaşmak için de sizlerin görüşlerini alacağız. Bu toplantının amacı budur. İnşallah daha doğru bir sonuca ulaşırız. Devletimizi arkamıza alalım. Ahlat’ımızı daha ileri seviyelere taşıyalım. Amacımız bu. Yani bizim için siyaset altta kalır. Biz siyaset üstü bir Ahlat politikası uygulayarak, Ahlat’ı ileri seviyeye taşırız” dedi.

“AHLAT BÜTÜN GÖRÜŞLERİNDE, PARTİLERİNDE, SİYASETİNDE ÜSTÜDÜNDEDİR”

Cumhur İttifakının Ak Parti Ahlat Belediye Başkan Adayı Yavuz Gülmez ise yaptığı konuşmada Ahlat’ı Türkiye Yüzyılının parlayan yıldızı yapmak için siyasete girdiğini söyledi.

Gülmez, “Değerli dostlar bunu ifade etmekte fayda var. Neden siyasete girdik? Her şey hayalle başlar bunun bilincindeyim ve bunun temelinde de inanç yatar. Dolayısıyla benim hayalim Ahlat’ı Türkiye Yüzyılının parlayan yıldızı yapmak. Bu noktada da Allah izin verirse kendime olan güvenim ve inancım tamdır. Ve bir dava var o da Ahlat’tır. Ahlat’tan başka hiçbir davam yoktur. Belediye başkan adayı olduğum ilk gün bütün ideolojilerimi, bütün görüşlerimi bir tarafa attım sadece bu memleketin evladı olarak, bu memleketin yetiştirdiği bir kardeşiniz olarak adımımı attım. Ben Ahlat’ın evladıyım. Bütün görüşlerinde, partilerinde siyasetinde üstüdür Ahlat. Dolayısıyla biz el birliğiyle Ahlat’ı nasıl geliştirebiliriz. Nasıl Türkiye’nin parlayan yıldızı yapabiliriz düşüncesinden hareketle bugün sizlerle birlikte bu memleketi hak ettiği yere getirebilmenin gayreti ve amacı içerisindeyiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Ümmet tek millettir. Küfürde tek millettir. Dolayısıyla ben dünyada 2 milletin varlığına inanıyorum. Ya ümmetten yanasın ya doğruluktan ve adaletten ya kardeşlikten yanasın yada bunların karşısındasın. Dolayısıyla ben hak ve batıl mücadelesinde hakkın tarafında olduğumu düşünüyorum. Hak kapısını tuttuğuma inanıyorum. Dolayısıyla sizde bu noktada bana inanın, güvenin. Ben inandığım yolda kanımın son damlasına kadar, terimin son damlasına kadar mücadele edeceğim ve bu memleketi hak ettiği yere getirmenin gayreti içerisinde olacağım. Kimsenin de bundan şüphesi olmasın. Ben sivil toplum kuruluşlarının içerisinde yetişmiş birisiyim ve çeşitli görevler almış birisiyim. Dolayısıyla istişarenin ne anlama geldiğini de son derece özümsemiş bir kardeşinizim. Allah izin verirse Ahlat’ı istişareyle, kent konseyi kurarak sizlerle irtibat halinde ve Ahlat’ı ortak akılla yönetmenin yine gayreti ve gayesi içerisinde olacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Biz büyük düşünmek zorundayız. Biz Ahlat’ın menfaatlerini bütün menfaatlerin üstünde tutmak mecburiyetindeyiz bunu buradan ifade etmek istiyorum” diye konuştu.

İstişare ve fikir alış verişiyle devam eden toplantıda, Ahlat’ın menfaatleri doğrultusunda seçim sürecinin tamamlanması vurgulandı.